DY

DY

Tuesday, 25 March 2014

Deli

Anlattıklarımı kimseden duyamazsın.
Söylediklerim,
Anlatmak istemeden dudaklarımdan dökülenleri,
Dizelere sığdıramadıklarımı,
Kimse söylemeyecek.
Kalbinin yarısını kimse sana vermeyecek.
"al" diyecek ama emin ol gönülden yapmayacak.
Gözleri belki bakacak,
Ama görmeyecek.
En azından gülerek bakmayacak.
Durup iç çekip,
Kahvesinden bir yudum alıp,
"iyi ki" demeyecek.
Desebile...
Kim bilir...
Belki der.
Belki anlatırlar benim anlattıklarımı,
Belki kendimi kandırıyor,
Aylardır kendi kendime konuşuyorumdur.
Akıllı işi değildir zaten hayal kurmak.
Deliler hayal kurar.
Hayalleri kurar...
Kurdukça inanır,
İnandıkça çoğaltır,
Çoğalttıkça inanır...
Kalbindedir.
Koskoca Ankara kadar hayalin var mı senin?
Peki ya Ankara kadar kelimeleri?
Deliler,
Deliler sevgilim,
En güzel aşkı onlar yaşar.
Asla benim kadar deli olup,
Bunları anlayacak kadar akıllı olamayacaksın.

İki gözünle gördüklerine inanır,
Elinle tutup koklayabildiklerine inanacaksın.
Ama benim anlattıklarımı,
Anlatamadıklarımı böyle değil sevgilim,
Delirirken anlayacaksın....



Sevgiler D.Y.


inan bana

Limonun ilk dalından koparıldığında ki koku gibi.
Hatırlıyor musun?
Peki o güzel yaz akşamlarını?
Havalar çok güzeldi o zaman.
İnsanlar daha fazla gülümsüyordu sanki. 
Rüyanın içinde rüya gibiydi. 
Büyütüldü gözde,
Sonra kayboldu özde. 

En çok kırıldıkların,
En çok ağladıkların bile değildi. 
En çok yaralandıkların ise,
En az önemsizlerindi. 
Gözlerininin görmezden geldiği kadar uzak,
Bir o kadar da acımasızdı yaz. 

Şimdi tekrar geliyor.
Klasik bahar dalları çiçekleniyor. 
Çimenler yeşeriyor. 
Hafif bir hırkalık havalar işte...
güneş gözlükleride olmalı belki.

Akşama doğru hava soğur.
Bir kahvelik sohbetler kalır geriye.
Ne demek istediğim belki şuan anlaşılması zor.
Güç...
Zordanda öte aslında.
Yıllar sonra,
Havalar yine ısınacak,
Ağaçlar yine çiçeklenecek ve
Ve yine çimenler yeşerecek.
Biliyorsun...
Biliyorum. 

Tatlı bir rüzgar eser bazen.
Eserde yaprakları oynatır yerinden.
Yine tatlı bir ses gelir kulağına insanın. 
Bahar dersin...
Baharlar dersin.
Yine dersin.
Yine hafif bir hırka alırsın,
Bak,
Yine bahar geldi...

Yıllarca daha bahar gelecek.
Hava ısınacak. 
Tenin yanmasada,
Cümlelerin uzayacak.
Akşam olacak,
Bir kahvelik sohbetler olacak. 
Üşeyecek misin?
Sanmam,
Çünkü hava yine ısınacak. 

Su ısınacak yine Cunda'da, Bozcaada'da
Güneş pencerede gülümseyecek.
Mi dersin?

Limon ağaçlarını al,
Göğsüne sakla sevgili.
Koksun misler gibi.
Öyle sar ki bugünleri,
Dünü aratmasın...
Dünü arama, arama ki,
Elin gitmesin,
Kalbin yerinde dursun.
Bırak onlar abartsınlar,
Aldığın kokuları bilmesinler,
Hiç anlamasınlar.

Bak Nisan kapıda.
Nisan güzeldir,
Bahar geldi der.
Sende söyle;
Bahar tekrar geldi...
Ve uzunca yıllar boyu hep gelecek.
Mevsimler dönecek.
Hayat devam ederken,
Dereler gürleyecek,
O rüzgar yine seni bulacak,
Dönüp dolaşıp,
Sana,
inan bana,
adımı fısıldayacak...

Sevgiler
DY