aşk denen enteresan ve bir o kadarda mucizevi şey ile, Fransa'nın güney sahillerinde harika bir tatil geçirdim. Nice, Monacco, Monte Carlo, St. Torpez, Eze...Şahaneydi...harika yemekler tattık, harika yerler gördük, mükemmel sahillerde denize girdik.
Ardından İstanbul geldi...Ki bende yeri çok büyüktür şimdi dahada büyüdü o şehrin bende ki yeri. Herkesin bir geçmişi vardır herkesin mazisi ama onları daha güzelleri ile nasılda yenileyebileceğimizi gördüm. konuşup güldük, kahkahalar attık eğlenebildik. Boğaza nazır sohbet ettik...Ayrıca 26.7. doğumgünümdü zaten. 26 sında sevgilimle başbaşa yemekle kutlanmaya başlanan 25 yaşımın kutlamalarına iki tane daha pasta kesmece eklendi. İstanbuldaydık...sevgilimin güzel dostları şahane manzaralar ve inanılmaz akşam yemekleri ile.
konuşma yaptım yine her zamanki "şımarık" damla modundaydım. konuşmamın özeti şuydu aslında; londradaki 26.7.2010 doğumgünü kutlamasının ardından beni hiç bir şey doyurmayacak diye düşünürken bir baktımki "aşk" yanımda ve bir okadarda güzel insanlar var etrafımda. harika dilekler ve ne akadar çok sevildiğimi bir kez daha anlayan ben. 24 yıldır evet güzel geçiyor her doğumgünüm ama (mehmet can'a dönerek) bu sene bir başkaydı....Aslan burcu olmanın bir özelliğimidir nedir, sevildiğimi anlayınca 100 kat daha fazla seviyorum bonkör ve verici oluyorum. Kabbalah da dediğimiz gibi "will to bistow"... umarım hep sever sevilirim.
kısacası herşey şahane gidiyor. çok mutlu ve tatmin edici bir 25 yaşa girdim. daha nicelerine bu kadar mutlu ve umutlu girmek dileği ile.
bunu dışına extra olarak düşündüklerim;
geçmiş ile uğraşmak saçmalıktan öteye gidemez. olmuşl bitmiş, adı kalmış insanların namını yürütmek kikmseye yarar sağlamaz, ben ve sen var artık. sen ve o yani. gözlerine bakarak senin onun olduğunu onunda senin olduğunu söyleyebiliyorsa, bu söylenebiliyorsa, aşk var ve ilk defa yaşanıyor....işte tamda bu yüzden tamda bunun için mutlu olmalı geçmişe saygıu gösterip orda güzellkleri ve hoşlukları ile kalmasına izin vermeli. şöyle düşünüyorum, hayatlarımıza girip çıkan herkes ama herkes bir şeyler öğretir ve azda olsa bir şeylerde yardımcıdır. bunun için onun hayatına girmiş çıkmmış herkes benim hayatımda olmuş olan insanlara "canı gönülden" teşekkür etmek boynumun borcu :)))) (kürdil-i hicaz makamı) herneyse, evet aynen öyle dediğim gibi. teşekkür ederim zor zamanlarımızda yada iyi zamanlarımızda bizimle hayatımızı paylaştığınız için. ona yardım edip onun yanında olup onu sevdiğiniz için. cidden.
güzel bir iftar yemeği beni bekliyor annecik ile. ona odaklansam fena olmaz. aklıma gelenler şimdilik bu fazla dışa vurumcu bir tavır oldu ama bu ara böyleyim yapıcak bişi yok.
Adios
No comments:
Post a Comment